Dr. Bülent URAN

Kişisel Web Sitesi

Üyelik Girişi
HOLİSTİK SAĞLIK

Duygu Skalası 3

 

 

 

 

Duygusal Skala Bölüm 3   

 

Önceki iki yazımda kişileri ve kendimizi olumlu işler yaptığımıza ikna etmek için objektif ölçümlemenin gerekliliğinden bahsettim. Duygular gibi ölçülemez kavramların bile bilimsel olmak için skalalara yerleştirildiğinden bahsettim. Kendi pratiğimde de ölçümleme yapmanın gerçekten hem hastayı hem beni ikna edici etkisini bizzat gözlemlemekteyim. Hele gerçekten fizyolojik bir ölçümleme yapma şansınız varsa bu etki kat kat artıyor.

 

Dünkü yazımdaki

 

15. Ekztazik

14. Çok sevinçli, zafer kazanmış kadar çoşkulu

13. Sevinçli, çoşkulu

12. Memnun, gururlu

11. hoşnut

10. keyifli

9.  neşeli, canlı

8. kaygısız

7. mutlu

6.  iyi hissetme

5. tatmin olmuş

4. cesaretli

3. güleryüzlü

2. amaçlı

1. kararlı

0

-1 kaygılı

-2 endişeli

-3 yalnız

-4 engellenmiş

-5 üzgün

-6 hayal kırıklığı

-7 çökmüş

-8 kasvetli

-9 mahzun

-10 cesaretsiz, ümitsiz

-11 bıkkın

-12 depresse hal

-13 umutsuz

-14 umudunu tamamen kesmiş

-15 sefil hissetmek

 

Bu durumlar aynı zaman da hipnotik durumları da tarif eder. Bu nedenle skaladan terapi esnasında da yaralanabiliriz. Zihnin her bir duygusal durumu tüm bir “evren”i temsil eder. Bu özel durumdaki hasta sadece bu “evren”i “görür”. O zamanda bu durumdaki hasta o gözle neyi görüyorsa sadece onu görür.

 

Örneğin iki hasta yan yana yatsın. Sefil hisseden hasta o anda evreni yanındaki neşeli durumdaki kişiden çok farklı görmektedir. Neşeli dünyada hayat güzeldir, sefil dünyada karanlık ve tehdit doludur.

 

Aynı çocuk parkında yan yana iki baba düşünün. Birincisi keyifle çocuğuyla oynuyor, eğleniyor. İkincisi ise istemediği bir boşanmanın arifesinde ve çocuğu sanki yanında değil gibi kendi dünyasında. Aynı park, aynı ortamda oynayan çocuklar, ama yan yana oturan iki insan tamamen farklı haleti ruhiyede..  Biri depresyonda, biri hoşnut durumda.

 

O halde emosyonel skalaya bakmanın bir şeklide hastanız skalada aşağı ya da yukarı kaydıkça  bir hipnotik durumdan diğerine geçiş yaptığını düşünmektir. Bu Eriksonian görüşlede uyumludur. Erickson kapınızdan giren hasta zaten transdadır der. Sorunun transındadır. Çıkarken de çözümün transında olmalıdır.

 

O halde amacımız hastayı transa almak değildir. Terapi hastayı Bir trans durumundan daha iyi bir trans durumuna geçirmektir.  Yani umutsuz babaya yapmamız gereken onu daha güçlü hissedece duygusal duruma taşımak olmalıdır.

 

Umutsuz kişi dış güçlere umut bağlamıştır. Bir şeyler çözümlenecek ve o da bu umutsuzluktan çıkacaktır. Bu durumda da kendini güçsüz hisseder. Boşanma kendi kontrolünde olmadığı için çocuğunu göremeyeceği ve onun gelişiminde rol oynayamayacağı umutsuzluğu içindedir.

 

Terapist olarak gizli silahınızın farkında olun. Hiçbir şey yapmasanız da onu hipnoza alıp sadece ego güçlenmesi yapsanız hastayı geçici bir süre üst basamaklara taşırsınız. Birde bunu biraz duygu boşalması eklediğinizi düşünün. ( EFT, çift çapalama ya da regresyon gibi). Ona oldukça güçlü bir değişim vermiş olursunuz. Henüz dış etkenlerde hiçbir şey değişmemiş olmasına rağmen.

 

Bu uzun süreli terapilerde de önemlidir. Çünkü hasta hiçbir seçeneği olduğuna inanmaz. Terapinizi ilk seansta kendi içinde bağımsız yapmazsanız onun içindeki umutsuzluğu beslemekten başka bir şey yapmazsınız. Siz gelecekte ne kadar umut verecek konuşmalarda yapsanız o içinde bulunduğu skala da kalmışsa sizin söylediklerinizi duymaz bile.

 

Ama skala da yukarılara çıktıkça gizli kalmış seçenekler zihnine hücum etmeye başlar. Seçenekleri olduğunu, dış etkenleri kontrol edebileceğini görmeye başlar. Yeniden avukatıyla konuşabilir, velayet koşullarını biraz daha kendi lehine çevirebilir vs.

 

Bunlar siz okuyanlara çok basit şeylermiş gibi gelebilir ama inanın o düşük emosyonel skladaki insan BU SEÇENEKLERİ GÖRMEZ.

 

Bazı terapistler bu yanılgıya çok sık düşerler. Hastalarının duygusal durumlarına hiç müdahale etmeden sürekli bilinçli akıllarına konuşur dururlar. O nedenle de aylarca süren terapilerde çok fazla ilerleme sağlayamazlar.

 

Yani duygusal skalayı bir hipnotik durum değimi olarak da okuyabilirsiniz. Hastanızı total bir güçsüzlükten tam bir güçlü hissetme yolunda yükseltebileceğiniz ve gözlemleyip ölçümleyebileceğiniz bir skaladır bu.

 

Bunu gözlemek için değişik araçlardan yararlanabilirsiniz. Örneğin emosyonel skalada yükseldikçe beden dili değişir. Ses tonu değişir. Gözleri daha parlaklaşır. Bu işaretleri yakalamada ustalaştıkça hastanızın bir üst seviyeye ne zaman geçtiğini anlarsınız.

 

Benzer şekilde regresyonda hasta güçsüz hissettiği bir ana giderse sesi, beden dili bu ana uyar. Daha olay ortaya çıkmadan “ hoş olmayan bir şeyler var değil mi” diye ustalığınız hastanıza yansıtır daha fazla güvenini kazanırsınız.

 

Bir sonraki yazıda çok kısa sürede hastayı bir üst seviyeye alma tekniğini öğreteceğim. Diğer bir mailde benim kullandığım duygu skala formu var.

 

Sağlıklı çalışmalar.

 

B. Uran

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 

 


Yorumlar - Yorum Yaz