Duyguyu Doğasına Döndürmek…
Yaşamla ilgili tüm sorunların kökeninin duygu döngüsünün tamamlanmamış olması olduğunu sürekli söyledim.
O halde duygu koçuna düşen temel iş bu sıkışmış duyguların doğasına dönmesine yardımcı olmaktır.
Bu yardımcı olmanın birçok yolu var.
Ben öncelikle bir duygu döngüsünü yeniden hareketen geçirecek en temel adımlardn bahsetmek istiyorum. Bu temel adımların içinde regresyon merkezimiz olacak. Böyle deyince “hani bir önceki bölümde regresyon çalışmaların yüzde yirmisinden fazlasını içermiyordu” diyeceksiniz. Yine öyle, göreceksiniz. Esas iş yoğunluğunu, duyguyu açığa çıkarmak, duyguyu boşaltmak ve affetme süreçleri alacak.
O halde lafı uzatmadan öncelikle duygu döndürme aşamalarını görelim.
Duygu döndürmenin 7 aşaması;
Bu temel aşamaların bir çalışmanın akışı sırasında bir çok farklı içi içe geçmişliği olabileceğini belirteyim.
Önce bir seansın yapısı içinde, en basitinden bu 7 aşamanın nasıl işleyebileceğinden bahsedeyim. Diyelimki ortalama 90 dakikalık bir seans çalışması yapıyoruz. Danışanla sorunun ne olduğuna karar verdik. Danışan duygularıyla çalışmanın ne olduğunu biliyor. Yani her türlü ön hazırlık aşamasından başarıyla geçmiş. İşte kişinin hazır olma durumuna göre duygunun abartılması çalışmasıyla işe başlarız. Duygunun nasıl abartılacağını ilerleyen bölümlerde örnekleriyle göreceğiz. Süre olarak duygunun abartılması diyelimki 10-15 dakika zamanımızı aldı. (Bazan 2-3 dakika da olabilir). Belli bir duygu yoğunluğu elde ettikten ve sıkışmış duyguyu güçlü bir şekilde titrettikten sonra bu duyguya regresyon aşamasına gelmişiz demektir.
Bu yedi aşamada en kısa kısım burasıdır. Basitçe duyguya regresyonu isteriz. Ya bir olaya regresyon yapar ya da yapmaz. Yapmazsa başa döneriz. Bir olaya gittiyse genellikle olayın kabaca ne olduğunu anlar, bilinçli bakışı da test ettikten sonra duygu boşaltma aşamasına geçeriz. Her olay için 5-10 dakikalık sürelerle duygu boşaltır, ne kadar boşaldığını test ederek ilerleriz. Bazan tek olayla, bazen birbirine bağlı 3-4 olayla çalışırız. Birbirine bağlı 3-4 olay varsa. Duyguyu boşaltır, yeni olaya geçer, duyguyu boşaltır ya eski olaya döner, ya da başka bir olayda devam ederiz. (Ne zaman neler yapacağımızı da yeri geldikçe anlatacağım). Diyelim ki yarım saat kadar olaylar arasında gezerek duyguyu boşalttık ve başladığımız o abartılmış duygunun tamamen boşaldığına emin olduk. Yaklaşık 45-60 dakika zaman harcadık. İşte bundan sonra 10-15 dakikamızı affetme çalışması alacaktır. Sonra kalan 10-15 dakikamız da da değişimi onaylatma veiyiyi bulma çalışması alır.
Yani bu en basit formatta yaklaşık 1.5 saatlik bir seasnsımızda şu akışı uygulamış olduk.
1, 2, 3, 2,3,2,3,4,5,6,7.
Ama çok az seans bu kadar net ve basit akar. Çoğu seans da spiral gibi kademeler birbirinin içine girer.
Örneğin duygu açığa çıkarma ve abartma aşamasında şu spirali izleyebiliriz.
1,3,1,3,1,3,6. Ya da bazan 1,2,3, 1,2,3,1,2,3 4,5,6,7.
Yani duygunun açığa çıkarılması ve özellikle de abartılması aşamasında kademeler kısa kısa içi içe birbirine destek olur.
Biraz duygu titreşir, daha fazla güçlenmesi için biraz boşaltırız. Tekrar duyguya döner, titreştirir, tekrar boşaltırız. Birkaç kez boşaldıktan sonra boşalmanın değişimini onaylatırız. Bu onaylatma aynı duygunun daha güçlenmesine ve regresyona hazır hale gelmesine neden olur.
Ya da regresyon aşamasına 1,2,3 olarak geldikten sonra tekrar 1,2,3, 1,2,3 şeklinde ilerlememiz gerekebilir. Yani her duygu boşalmadan sonra tekrar duygunun abartılması ve ondan sonra yeni bir regresyon yapmamız gerekebilir.
Ya da 1,2,3,4 , 2,3,4, 2,3,4, 5, 6, 7 şeklinde de ilerleyebiliriz. Bu ne anlama gelir? Affetme aşamasına geçildiğinde başka duyguların titreşmeye başladığını yeniden regresyon duygu boşaltması ve affetmeye geri dönüldüğünü, her affetmeye geri dönüldüğünde yeni bir duygu ve olayın titreştiğini belirtir.
Ya da bir seans birkaç basit formatın ilerlemesi şekilnde de geçebilir.
O zaman ilerleme şu şekilde olur.
1,2,3,4,5,6, 2,3,4,5,6, 2,3,4,5,6,7.
Bu ne anlama gelir? Değişimin onaylanması aşamasında yeni bir duygunun titreştiğini, bir döngü yapıp yeniden değişimin onaylanması aşamasında yeni bir duygu titreşmesi olduğu ve yeni bir döngü tamamlayarak en sonunda iyiyi bulacak aşamaya ulaştığımızı gösterir.
“En iyi ilerleme hangisidir?” derseniz. Aşağıdaki şekilde bir ilerleme bilinçaltının açılmasının ve akışının sorunsuz olmasını sağlar.
1,2,3,2,3, 4,5,6…2,3,2,3,4,5,6…
Ya da;
1,2,3,2,3,6… 2,3,2,3,6… 2,3,2,3,6, 4,5,6…
Ne demek istiyorum?
Duyguyu abart ilk regresyonu yap boşalt, satellit olay varsa git, boşalt, değişimi onayla… Değişim onaylanırken duygunun yeniden abarmasını bekle, abarınca regresyon, boşalt, satellitler varsa regresyon, boşalt, değişimi onayla.. abarırsa bir tur daha. Ne zamana kadar? Artık değişimin onaylanması kısımında yeni bir duygu gelmeyene kadar. O zaman af aşamasıan geçeriz. Eğer af aşamasında duygu gelirse 4,2,34,5 e döneriz. Gelmezse sona doğru ilerleriz.
Gördüğümüz gibi burada ilke belirleyi olan yola çıktığımız duygunun boşalmasıdır. Duygu titreştikçe yolumuzu ona göre çizeriz. Yani denetim bir açıdan bilinçaltındadır. Diğer sınırlayıcı bir ajan ise seasnın süresidir. Bir şekilde duygu boşalmasa da ki çoğu zaman her şeşyile o duygu boşalmaz zaten, şu ya da bu şekilde bilinçalıt ı yapılan çalışmayı uygun görür ve başka duygu titreştirmez. O zaman seansı bağlarız.
Yani duyguyu doğasına döndürme kademelerimiz bellidir ama bu kademelerin akışı esnek olabilir. Burada zaten duygu koçluğunun ustalığı ön plana geçer. Aynıo olay, aynı duygu değişik koçların elinde değişik yollardan geçebilir. En iyisi hangidir derseniz. Duyguyu hakkıyla boşaltmış olan en iyisidir. Bazen öyle de böyle de aynı sonuca varabiliriz.
O nedenle duygu koçu olarak en iyiyi ararken kendi sezgiğlerimize, kendi bilinçaltımıza, danışanın bilinçalıyla kurulan enerji bağlantısına güvenerek çalışalım. Yoks kağıt üzerinde en iyi gibi gözüken o anda en iyi seçenek olmayabilir.